2011 yılında Suriye krizinin başlaması ve hızlı bir şekilde çatışmalara evrilmesi, bölgede radikal akımların artması ve nüfuz alanların gelişmesine sebep oldu. Bu anlamda 2013 yılında ortaya çıkan DAEŞ'e tüm dünyadan olduğu gibi Suudi Arabistan vatandaşlarından da katılım olmuştu. Farklı değerlendirmeler olmakla birlikte DAEŞ’e katılan Suudi vatandaşların sayısının yaklaşık 2.000 ile 2.500 arasında olduğu tahmin edilmektedir. Ocak ayının ilk haftasında Suudi Arabistan’da meydana gelen terör saldırısının Suriye’de savaşmış eski bir militan tarafından yapıldığı ifade edildi. Suudi vatandaşı Salem Yaslem el-Seyari adındaki saldırgan, mühendislik okurken eğitimini devam ettirmek için Yeni Zelanda’ya gitmiş ve 2014 yılında da DAEŞ’e katılmıştır. Suudi medyasının verdiği bilgilere göre, ülkede DAEŞ'in üstlendiği dokuz eylem yapıldı. Bu saldırıların çoğunlukla Şiilerin yaşadığı yerlerde yapılmış olması, mezhebi bir çatışma potansiyeline işaret ediyor. DAEŞ’in stratejisinin, Suudi Arabistan'ın kırılgan bölgelerdine eylem yapmak suretiyle ülkeyi istikrarsızlaştırma yönünde planlandığı anlaşılıyor.