Temel Göstergeler
Resmi AdıSingapur Cumhuriyeti
Yönetim BiçimiParlamenter Demokrasi
Bağımsızlık Tarihi9 Ağustos 1965 (Malezya Federasyonu’ndan)
BaşkentSingapur (3.5 Milyon)
Yüzölçümü719 km2
Nüfusu6 Milyon (2019)
Nüfusun Etnik Dağılımı%74 Çinli, %14 Malay, %9 Hint, %3 Diğer
İklimiEkvatoral iklimin hakim olduğu ülkede yıl boyu sıcaklıklar yüksek seyreder, bol yağış ve nem görülür. Yağışlar Aralık-Mart dönemi artar. Ortalama sıcaklık 25 derecenin ve ortalama yağış 2000 mm’nin üzerindedir.
Coğrafi KonumuGüneydoğu Asya’da bir ada devleti olan Singapur, Malezya ile Endonezya’nın arasında yer almaktadır.
KomşularıKara sınırı bulunmayıp denizaşırı komşuları Malezya ve Endonezya’dır. Ayrıca 193 km kıyı şeridi bulunmaktadır.
DilÇince, Malayca, İngilizce, Tamilce
Din%35 Budist, %16 Müslüman, %15 Hristiyan, %10 Taoist, %5 Hindu, %19 Ateist ve diğer
Ortalama Yaşam Süresi85.5 Yıl (2018)
Okuma-Yazma Oranı%97 (2016)
Para BirimiSingapur Doları
Millî Gelir361.109 Milyar Dolar (2018 IMF)
Kişi Başı Ortalama Milli Gelir64.041 Dolar (2018 IMF)
İşsizlik Oranı%2.2 (2017)
Enflasyon Oranı%0.6 (2017)
Reel Büyüme Hızı%3.2 (2018)
Yoksulluk OranıBilinmiyor
İhracat ÜrünleriElektronik entegre devreler, petrol yağları, altın, telefon cihazları, otomatik bilgi işlem makineleri, yarı iletkenler, diyodlar, turbo jetler, etilen polimerler, baskı makineleri, tıbbî ilaçlar
İthalat ÜrünleriElektronik entegre devreler, petrol yağları, ham petrol, altın, telefon cihazları, turbojetler, otomatik bilgi işlem makineleri, temel gıda ürünleri ve tüketim malları
Başlıca Ticaret OrtaklarıÇin, Malezya, Endonezya, Hong Kong, ABD, Japonya, Güney Kore, Tayvan, Tayland, Vietnam, Hindistan

Ülke Tarihi  

Modern dönem öncesi tarihine ilişkin bilgilerin sınırlı olduğu Singapur, 15. Yüzyıl başlarında bölgenin en önemli devleti konumunda olan Malaka Sultanlığı’nın hakimiyeti altına girmiştir. Malaka Sultanlığı’ndan sonra bölgenin önemli devletlerinden biri olarak varlığını yaklaşık üç asır devam ettiren Johor Sultanlığı’nın bir parçası olan Singapur, bu dönemde Portekiz ve Hollanda’nın sömürgeci müdahaleleriyle karşı karşıya kalmıştır. Bu dönemde Johor Sultanlığı varlığını sürdürse de, Hollanda Singapur’un hakimiyetini büyük oranda elinde tutmuştur. Özellikle uluslararası deniz ticareti açısından taşıdığı stratejik önem sebebiyle Singapur tarih boyunca pek çok devlet için ilgi odağı olmuştur.

1818 yılında İngiliz vali Sir Thomas Stamford Raffles Singapur’a gelerek burada bir üs kurması ve Singapur’u İngiliz Doğu Hindistan Şirketi için stratejik bir bölge olarak belirlemesiyle birlikte, bölgede bir buçuk asır devam edecek olan İngiliz sömürge dönemi başlamıştır. Bölgedeki varlıklarını Hollanda ve Johor Sultanlığı ile yaptığı antlaşmalarla sağlamlaştıran İngiltere, Singapur’u sömürgeleri üzerinden gerçekleştirdiği uluslararası ticaretin merkezlerinden haline getirmeyi başarmıştır. Vergi muafiyeti sebebiyle Avrupalı pek çok şirket burada şube açmış ve Asya pazarına Singapur üzerinden girmiştir.

1826 yılında diğer birkaç komşu bölge ile birlikte Boğazlar İdaresi adı altında birleştirilen Singapur, 1867 yılında doğrudan İngiltere Sömürge Bakanlığı’na bağlı bir koloni haline dönüştürülmüştür. İkinci Dünya Savaşı’na kadar bu statüde varlığını sürdüren Singapur, savaş sırasında Japonya tarafından işgal edilmiş, savaştan sonra yeniden İngiliz idaresine geçmiştir. Savaşın ardından bölgedeki İngiliz sömürgelerinin bağımsızlık süreci başlamış, önce Malay Birliği, ardından Malaya Federasyonu ve Malezya Federasyonu kurulurken, Singapur da bu federatif yapılar içerisinde özerk bir bölge olarak bulunmuştur. 1963 yılında Malezya Federasyonu ile birlikte bağımsızlığına kavuşan Singapur, 9 Ağustos 1965’te federasyondan ayrılarak müstakil bir devler pozisyonu kazanmıştır.

Bağımsızlık sonrası süreçte Singapur siyasetinde en etkili ve önemli figür, 1959’da başbakanlık görevine getirilen ve bu görevini bağımsızlığın kazanıldığı sürecin başından itibaren sürdürerek 1990’a kadar görev yapan, böylece dünyanın en uzun süre başbakanlık yapan ismi olan Lee Kuan Yew’dir. 2004 yılından bu yana da başbakanlık görevini oğlu Lee Hsien Loong sürdürmektedir.

Siyasî Yapı

1965 yılında Malezya Federasyonu’ndan ayrılarak bağımsızlığını ilan eden Singapur Cumhuriyeti, parlamenter demokrasi ile yönetilmektedir. Devlet yönetiminin başında cumhurbaşkanı bulunmakta ve altı yılda bir yapılan seçimlerle göreve gelmektedir. Bununla birlikte cumhurbaşkanının yetkileri sınırlı olup, icra ile ilgili hususlar daha ziyade başbakanın uhdesindedir. Ülkede son seçimler 2017 yılında yapılmış olup, seçimlerin ardından göreve gelen Halimah Yacob ülkenin ilk kadın cumhurbaşkanıdır. Bir sonraki seçimlerin 2023 yılında gerçekleştirilmesi öngörülmektedir.

Yürütme organı başbakan ve onun tavsiyesi üzerine cumhurbaşkanı tarafından atanan hükümettir. Başbakan, parlamento seçimlerinin ardından en fazla oyu alan partinin genel başkanının cumhurbaşkanı tarafından atanması ile belirlenmektedir. Ülkede bu görevi 2004 yılından bu yana Lee Hsien Loong icra etmektedir. Yasama organı 101 üyeli ve tek kanatlı parlamento olup, milletvekillerinin 89’u beş yılda bir gerçekleştirilen seçimlerle, 12’si ise cumhurbaşkanı tarafından atama ile belirlenmektedir. Son parlamento seçimleri 2015 yılında gerçekleştirilmiştir. 

Ekonomik Durum

Yüzölçümü bakımından dünyanın en küçük ülkelerinden biri olmasına karşın, Singapur, bağımsızlığını kazanmasından bu yana geride kalan yarım yüzyıllık süreçte dünyanın en önemli ekonomilerinden biri konumuna erişmeyi başarmıştır. Sağlam altyapısı, oturmuş ve güvenli finansal yapısı, siyasal istikrarı, küresel ekonomik sistemle uyumlu politik duruşu, nitelikli işgücü ve bölge ülkeleriyle geliştirdiği olumlu ilişkiler Singapur’u ekonomik alanda zirveye taşımıştır. Önce petrokimya ardından elektronik ve bilişim sektöründe atılan adımlarla Singapur hem bölgenin ticaret üssü haline gelmiş hem de bir finans ve bankacılık merkezine dönüşmüştür. Bugün 60 bin doların üzerindeki kişi başı ortalama yıllık geliri, tek haneli rakamlarda seyreden enflasyon, işsizlik ve yoksulluk oranları, eğitimli nüfusu ile Singapur dünyanın en müreffeh ülkeleri arasında yer almaktadır.

Serbest piyasa ekonomisinin hakim olduğu Singapur, ekonomi politikaları açısından dünyanın dışa en açık ülkelerinden biri konumundadır. Ekonomide hizmet sektörü %75, sanayi sektörü %25 paya sahiptir. Başlıca sanayi kolları elektrik-elektronik, petrokimya, finans, ulaşım, imalat, petrol sondaj ve rafinerisi, biyomedikal ve ilaç, telekomünikasyon, gemi, gıda işleme ve antrepodur. Serbest ticaret antlaşmaları ve entegrasyonlarla Güneydoğu Asya’nın en önemli ekonomisi haline gelen Singapur, gerek ABD, Çin, Hindistan gibi büyük ekonomiler, gerek ASEAN gibi bölgesel organizasyonlar, gerek yakın ve uzak bölge ülkeleriyle kurduğu birebir ilişkilerle dünya ekonomisi açısından farklı ve ilginç bir model ortaya koymaktadır.

Singapur dış ticarette re-export yöntemini kullanmakta ve bu yolla ithal ettiği ürünlerin yarısından fazlasını bölge ülkelerine satmaktadır. Millî gelirinin iki katından fazla dış ticaret hacmine sahip olan Singapur’un toplam dış ticaret hacmi, 2017 yılında 373 milyar doları ihracat, 327 milyar doları ithalat olmak üzere toplam 700 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Başlıca ihracat ürünleri elektronik entegre devreler, petrol yağları, altın, telefon cihazları, otomatik bilgi işlem makineleri, yarı iletkenler, diyodlar, turbo jetler, etilen polimerler, baskı makineleri ve tıbbî ilaçlardır. Başlıca ithalat ürünleri ise elektronik entegre devreler, petrol yağları, ham petrol, altın, telefon cihazları, turbojetler, otomatik bilgi işlem makineleri, temel gıda ürünleri ve tüketim mallarıdır. Singapur’un dış ticaretteki en önemli partnerleri Çin, Malezya, Hong Kong, Endonezya, ABD, Japonya, Güney Kore, Tayvan, Tayland, Vietnam ve Hindistan’dır.

Türkiye ile İlişkiler

Türkiye ile Singapur arasında başlangıçtan bu yana güçlü düzeyde seyreden ve son yıllarda atılan adımlarla seviyesi daha da yukarı çekilen olumlu ilişkiler mevcuttur. Özellikle 2014 yılında iki ülke arasındaki ilişkilerin “Stratejik Ortaklık” seviyesine yükseltilmesi ve 2015 yılında Serbest Ticaret Antlaşması’nın imzalanması, ilişkilerin geldiği seviyeyi göstermesi bakımından önemlidir. 2017 yılında yürürlüğe giren söz konusu antlaşma, Türkiye’nin en kapsamlı STA’sı olma özelliği taşımaktadır.

Türkiye’nin Singapur Büyükelçiliği 1985, Singapur’un Ankara Büyükelçiliği 2012 yılından beri faaliyettedir. Devlet başkanlığı düzeyindeki resmî ziyaretler de son yıllarda artış göstermektedir. 1996 yılında Necmettin Erbakan’ın başbakan sıfatı ile gerçekleştirdiği ziyaretten sonra yine başbakan sıfatlarıyla R. Tayyip Erdoğan 2014’de, Binali Yıldırım ise 2017’de Singapur’u ziyaret etmişlerdir. Singapur Başbakanı Lee Hsien Loong ise 2014 ve 2015 yıllarında Türkiye’yi ziyaret etmiştir. Söz konusu ziyaretler ve imzalanan antlaşmalarla, iki ülke arasında siyasî, kültürel, akademik ve ticarî ilişkilerin güçlendirilmesi yönünde adımlar atılmaktadır. THY Singapur’a haftanın yedi günü sefer düzenlemekte, Singapur Havayolları’nın da Türkiye’ye hafta içi her gün seferleri bulunmaktadır.

Bir ticaret ülkesi olarak öne çıkan Singapur’la Türkiye arasındaki ekonomik ilişkilerin, gerek iki ülkenin ticarî potansiyelleri, gerek olumlu ilişkileri göz önüne alındığında yeterli seviyede olduğu söylenemez. Bununla birlikte, 2017 yılında yürürlüğe giren STA’nın önümüzdeki yıllarda iki ülke arasındaki ticaret hacminde hatırı sayılır bir artış sağlaması beklenmektedir. 2000’li yıllarda 200 milyon dolar civarında seyreden toplam dış ticaret hacmi, 2010’lu yıllarda yarım milyar dolar seviyesini, 2017 yılında da ilk kez 1 milyar dolar seviyesini aşmayı başarmıştır. Son olarak 2018 yılında ise 438 milyon doları Türkiye’den Singapur’a ihracat, 352 milyon doları ithalat olmak üzere toplamda 790 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Türkiye’den Singapur’a ihraç edilen başlıca ürünler petrol yağları, demir-çelik ürünleri, mücevherci eşyası ve aksamı, gümüş, tıbbî ilaç, binek otomobiller ve işlenmiş taşlardır. Singapur’dan ülkemize ithal edilen başlıca ürünlerse etilen polimerler, tıbbî ilaçlar, diyod ve transistörler, propilen ve polimerler, otomatik bilgi işlem makinaları, ortopedik cihazlar ve elektronik devrelerdir.

Müslümanların Durumu

19. yüzyılın ilk çeyreğinde başlayan İngiliz sömürgeciliğine kadar Malay kökenlilerin yaşadığı ve az sayıda nüfusa sahip olan Singapur, İngiliz sömürge döneminde bir ticaret merkezi olmaya başlaması ile birlikte başta Çin olmak üzere Hindistan, Endonezya ve Malezya’dan göçmen akınına uğramış ve giderek kozmopolit bir bölge haline gelmiştir. Böylece Müslümanlar bölgenin aslî unsurları olmalarına karşın azınlık durumuna düşmüşlerdir.

Günümüzde Singapur’da Müslümanların büyük bir bölümünü Malaylar oluşturmaktadır. Malaylar dışında üblkede, az sayıda Hindistan, Endonezya ve Ortadoğu kökenli Müslüman da bulunmaktadır. Müslümanların toplam nüfus içerisindeki oranları %15-16 civarında olup, bu da ülkede yaklaşık 1 milyon civarında Müslüman yaşadığı anlamına gelmektedir. Müslümanların büyük çoğunluğu Malay dünyasında olduğu gibi Şafiî mezhebine mensup olmakla birlikte, az sayıda diğer mezhep mensupları da bulunmaktadır.

Sömürge döneminde ülke Müslümanlarının azınlık durumuna düşmesinin ardından, Müslüman toplumunun temsili ve din işlerinin yürütülmesi amacıyla 1880’lerden itibaren çeşitli yasalar çıkartılmış ve organizasyonlar kurulmuştur. Bağımsızlığın ardından 1966’da düzenlenen kanunla Müslümanların hukukî meseleleri yasaya bağlanmış, iki yıl sonra da Müslüman halkın temsil yetkisi Islamic Religious Council of Singapore (Majlis Ugama Islam Singapura) adıyla kurulan konseye verilmiştir.

Ülkenin aslî unsuru konumunda olan Malay kökenli Müslümanlar, sosyoekonomik açıdan ülke geneline göre daha dezavantajlı konumda olup, göçmen kökenli Müslüman unsurların eğitim ve refah seviyeleri daha yüksektir. Dünyada kişi başı millî gelir bakımından en zengin ülkeler arasında yer almasına karşın, Singapur’da Müslüman toplumunun bu oranda bir refah seviyesine sahip olduğu düşünülmemelidir. Bununla birlikte ülkede dinî eğitim, ibadet ve gündelik hayat pratikleri bakımından oturmuş bir yapı bulunmaktadır.