Temel Göstergeler
Resmi adıGine Cumhuriyeti
Yönetim biçimiBaşkanlık Tipi Cumhuriyet
BaşkentKonakri
Bağımsızlık tarihi2 Ekim 1958 (Fransa'dan)
Yüzölçümü245.857 km²
Coğrafi konumuBatı Afrika’dadır. Ülkenin sınır komşularını (kuzeyden saat yönünde) Senegal, Mali, Fildişi Sahili, Liberya, Sierra Leone ve Gine-Bissau oluşturmakta olup, ülkenin batısında Atlas Okyanusu yer almaktadır.
İklimiTropikal iklim hâkimdir. Genellikle sıcak ve nemlidir; Haziran-Kasım aylarında yoğun yağmur yağışı görülürken,  Aralık-Mayıs ayları kurak geçer.
Doğal kaynaklarıBoksit, demir yatakları, elmas, altın, uranyum, hidro güç, balık
Nüfusu12.413.867  (2017 verisi)
Nüfusun etnik dağılımı%40 Fulani, %30 Malinke, %20 Susu, diğer %10
Din%87 İslam, %8 Hristiyanlık, diğer %5  (2012)
DillerFransızca (resmî)
Nüfus artış oranı%2,61 (2017)
Ortalama yaşam süresi61 yıl (2017
Milli Gelir24.3 milyar dolar  (2016 verisi)
Kişi Başı Ortalama Milli Gelir1.900 dolar
Para BirimiGine Frankı (GNF)
Reel büyüme oranı %6,6  (2016)
Enflasyon oranı%8,2
İşsizlik oranı %2,4
Yoksulluk oranı%47  (2006)
İhracat ürünleriBoksit, alüminyum, altın, elmas, kahve, balık
Tarım ürünleriPirinç, kahve, fıstık, palmiye tohumu, manyok, muz, tatlı patates
HayvancılıkSığır, koyun, keçi

Ülke Tarihi

Fransız Batı Afrika’sı olarak 19. yüzyılın son yıllarında sömürgeleştirilen Sahra altı İslam ülkelerinden bir diğeri de Gine’dir. 1896’dan itibaren ülkenin iç kısımlarına kadar iyice nüfuz ederek ülkeyi diğer sömürgelerine yaptığı gibi insanlık dışı bir muameleyle sömürüye tabi tutan Fransa 2. Dünya Savaşı sonunda sömürgeciliğe karşı yoğunlaşan mücadele karşısında fazla dayanamadı. Fransa Cumhurbaşkanı General De Gaulle Gine’nin bağımsızlık mücadelesi karşısında halk oylamasına gidilmesini istedi. Yapılan halk oylaması sonucunda Gine halkı bağımsızlığı tercih etti. 1958`de bağımsızlığını ilan eden Gine’de cumhurbaşkanlığına bağımsızlık mücadelesinin en önde gelen liderlerinden biri olan Ahmed Sekav Toure getirildi.  Bu tarihten sonra Gine’den Fransızların tamamına yakın kısmı çekildi. 1961 senesinde Mali ile birlikte Afrika Devletleri Birliğini kurdular. Önce Rusya, Çin, Çekoslovakya gibi sosyalist ülkelerden yardım aldı. 1968`den sonra meydana gelen karışıklık sürecinden sonra 1974’te Sekov Toure tekrar Cumhurbaşkanı seçildi. Toure 1984’te ölünceye kadar bu makamda kaldı. 3 Nisan 1984’te Albay Lansana Conte komutasındaki ordu bir darbe ile idareye el koydu. Günümüzde hala yürürlükte olan Milli Düzenleme Konseyi kuruldu. 2000 yılı Eylül-Aralık aylarında Liberya’dan ve Sierra Leone’den gelen isyankâr gruplarla çarpışmalar oldu.

Gine bağımsızlığını kazanmasının ardından uzun yıllar askeri liderlerce yönetilmiştir. Geçtiğimiz on yılda Sierra Leone, Fildişi Kıyısı ve Liberya’da yaşanan karışıklıklar yaklaşık yarım milyon mültecinin Gine’ye iltica etmesine neden olmuştur. Bu hareketlilik etnik anlaşmazlıklara yol açarken ciddi ekonomik sorunları da beraberinde getirmiştir. Gine, Afrika’nın en zengin yeraltı kaynaklarına sahip olmasına rağmen Batı Afrika’nın en yoksul ülkesidir.

Siyasi Durum

Gine Cumhuriyeti, 1958’de bağımsızlığını ilan ettikten sonra 2010 yılında ilk demokratik seçimlerini yapmıştır. 21 Aralık 2010 tarihinde Alpha Conde, Cumhurbaşkanı olarak görevine başlamıştır.

Demokratik seçimler, Gine Cumhuriyeti’nin siyasi istikrarını genellikle olumlu şekilde etkilemiştir.

Hükümet, ülkede var olan halkın yaşam standartlarının düşüklüğü ve kamu hizmetlerinin eksikliği, etnik gruplar arası çekişmeler gibi sorunları çözmek için çalışmalar yapmaktadır.

İktisadi Durum

Gine ekonomisi 1980'li yılların ortalarına kadar özellikle Ahmed Sékou Touré dönemindeki kötü yönetimin de etkisi ile zarar görmüş bir konumdaydı. Söz konusu dönemde yürütülen politikalar nedeniyle ekonominin altyapısı çökmüş, ülkenin sahip olduğu yer altı ve yer üstü zenginlikler olumlu bir şekilde kullanılamadığı için halk geçim sıkıntısı yaşamıştır. O yıllarda Gine'de bulunan birçok işletme devlete aitti ve devlet kontrolü altında faaliyetlerini sürdürmekteydi. Touré'nin 1984 yılında hayatını kaybetmesi ile birlikte ekonomi alanında farklı adımlar atılmış, piyasa odaklı döviz kuru sistemi kurulmaya çalışılmış ve devlete ait işletmeler ya özelleştirilmiş ya da tamamen kapatılmıştır. Bu olumlu gelişmeler 2000 yılına kadar sürdürülmüş, söz konusu yıldan itibaren hükümet düşünülen başka reformların ele alınmasını yavaşlatmış ve bastırmış, bunun sonucunda da rüşvet olaylarında artış gözlemlenmiştir. Gine 2014 yılında yayınlanan Yolsuzluk Algılama Endeksi verilerine göre 175 ülke içerisinde 145. olarak, bu alanda alt bölümde yer almıştır.

Tarımsal faaliyetler ülke ekonomisi içerisinde neredeyse hiçbir etki oluşturmamaktadır. Gine'de toprak verimliliği zirai faaliyetler açısından uygun olmasına rağmen ülkede tarım alanındaki gelişmeler pek yeterli değildir.. Gine’de çoğu ilkel şartlarla olmak üzere kişisel tüketimi karşılamak adına bu tür faaliyetler gerçekleştirilmektedir. Burada toprakların nadasa bırakılma oranı hayli yüksektir.  Ülke topraklarının %5'i kadar bir bölümü tarımsal faaliyetler için kullanılmakta olup, buradan elde edilen mahsul kişisel kullanımı karşılamakta dahi yetersiz kalabilmektedir. Ülkenin en önemli gıda ürünü olarak pirinç üretimi, 2000'li yılların başlarına kadar iki katına çıkmasına rağmen, Gine’de tüketimi karşılayabilmek adına pirinç ithal edilmektedir.

2010 seçimleriyle iktidara gelen Conde yönetimindeki Gine, Batı’ya açılmaya devam etti. Bugün ülkedeki yabancı yatırımların çoğunu İsveç, ABD, İngiltere ve Fransa sermayesi oluşturuyor. Boksit yataklarının işletmesi ise hâlâ Rus şirketlerin elinde.

Afrika’nın en fakir ülkelerinden olan Gine’nin aslında hâlâ hiç dokunulmamış demir, boksit, altın ve elmas madeni yatakları var. Ülke, birçok nehrin yatağını da barındırıyor ve bu özelliğiyle hidroelektrik üretme, hatta üretilebilecek yüksek miktarda elektriği ihraç etme potansiyeline sahip.

Zengin su kaynaklarının yarattığı hektarlarca verimli tarım alanı da, çatışmalar ve istikrarsızlık sebebiyle işlenemiyor. 2006 yılı verilerine göre ülke nüfusunun %47’si yoksulluk sınırının altındadır.

Boksit yatakları çoğunlukla Rusya’nın denetiminde olsa da, diğer maden yatakları Batı ülkelerinin ilgisini çekmiş durumda. 2010’daki seçimin ardından ülkeye ‘politik istikrar, şeffaflık’ gibi şartlar sunan IMF, istikrarın sağlanıp yatırımların yapılabilmesi için yeni krediler de verdi. Ancak ülkeye yönelen Batılı şirketler, son etnik çatışmalar ve Ebola salgınının ardından, dokunulmamış madenlere yatırım yapma konusunda diğer Afrika ülkelerine kıyasla çekimser tutumunu korudu. Conde, yabancı yatırımcıyı çekebilmek için hem yurt dışı ziyaretlerini artırdı hem de IMF, Dünya Bankası gibi kuruluşlarla daha fazla işbirliği yapmaya başladı.

Ülkede işgücünün %76’sını tarım alanında çalışanlar oluşturuyor. En fazla üretilen tarım ürünleri pirinç, pamuk, mango, kahve, ananas, kakao, muz ve patates.

En çok ihraç edilen ürünlerin başında da boksit, altın, elmas, kahve, balık geliyor. Maden yataklarının tümü işletilebilirse, ihracattan gelecek gelir ülkenin kalkınmasında çok daha büyük bir rol oynayabilir. En büyük ihracat ortakları Güney Kore, Hindistan, İspanya, İrlanda ve Almanya. En büyük ithalat ortakları ise Çin, Hollanda ve Hindistan. Bu ülkelerden aldığı ürünlerin başında petrol ürünleri, metaller ve makine gereçleri, ulaşım araçları ve tekstil ürünleri geliyor.

Türkiye-Gine İlişkileri

Türkiye ile Gine Cumhuriyeti arasındaki ekonomik ve ticari ilişkiler, 1997’de Ekonomik, Ticari ve Teknik İşbirliği Anlaşması imzalanmasıyla başlamıştır.

Müslümanların Durumu

Gine genelinde hâkim olan din, İslam’dır. Ülke nüfusunun %87'si İslam dinine mensuptur.  Müslüman topluluğunun büyük bir kısmını da Sünni Müslümanlar oluşturmaktadır.

Eğitim

Ülke genelinde 15 yaş ve üzerinde olan nüfusta okuma yazma bilenlerin oranı 2010 verilerine göre %41 düzeyindedir. Bu oran erkeklerde %52 iken, kadınlarda %30 seviyesindedir. Ülkede ilköğretimin süresi altı yıl olup, bu sürenin sonuna kadar eğitim alan çocukların sayısı düşük seviyede bulunmaktadır. 1999 verilerine göre ilköğretim çağında ki çocukların %40'ı okula gitmektedir. Okul çağında bulunan çocukların birçoğu da okul eğitimine hiç başlamamakta olup aile içerisinde tarımsal alanda ya da diğer dış işlerde kullanılmak üzere çocuk işçi olarak çalıştırılmaktadır. Ülke genelinde 5-14 yaş aralığındaki çocukların %25'i 2003 verilerine göre çocuk işçidir. Erkek çocukların okula gitmeme sebebi; fiziki olarak çalıştırılmaları ile ilgiliyken  kız çocuklarında bu hususa ek olarak erken yaşta evlendirilmeleri durumu da onların okula gönderilmelerinde engel teşkil etmektedir. Dünya Sağlık Örgütü'nün 2012 verilerine göre Gine, %63'lük bir oran ile çocuk evliliklerinin en fazla olduğu dördüncü ülke konumundadır.