Temel Göstergeler
Resmi adıGana Cumhuriyeti
Yönetim biçimiBaşkanlık Tipi Cumhuriyet
BaşkentAkra
Bağımsızlık tarihi6 Mart 1957 (İngiltere'den ayrıldı.)
Yüzölçümü238.533 km2
Coğrafi konumuBatı Afrika'da, Fildişi Sahili ile Togo arasında yer almaktadır.
Arazi yapısıÜlkenin güneybatı, kuzeybatı ve en kuzey bölgesi parçalanmış bir peneplen görünümündedir. Bölgenin geri kalan kısmını ise Volta Havzası olarak bilinen geniş bir alan kaplar. 
İklimiTropikal iklim hâkimdir.
Doğal kaynaklarıAltın, kereste, boksit, manganez, balık, kauçuk, hidro enerji 
Nüfusu27.499.924  (2017 verisi)
Nüfusun etnik dağılımı%47,5 Akan, %16,6 Mole, %13,9 Ewe %21,8 diğer (2010)
Din%70 Hristiyanlık, %20 İslam, %10 diğer (2010)
Dillerİngilizce (resmi)
Nüfus artış oranı%2,17
Ortalama yaşam süresi67 yıl, erkekler: 64,5 yıl, kadınlar: 69,6 yıl
Bebek ölüm oranı7 ölüm/1,000 doğan bebek (2017 tahmini)
HIV virüsü taşıyanların sayısı        290.000 (2016 verisi)
Milli Gelir120.9 milyar dolar  (2016 verisi)
Kişi Başı Ortalama Milli Gelir4.400 dolar
Para BirimiCedi (GHC)
Reel büyüme oranı%3,5 
Enflasyon oranı%17,5  (2016)
İşsizlik oranı%11,9  (2015)
Yoksulluk oranı%24,2  (2013)
İhracat ürünleriAltın, kakao, kereste, ton balığı, boksit, alüminyum, manganez, mücevher
Tarım ürünleriKakao, pirinç, kahve, manyok, fıstık, mısır, muz, kereste 
Okur-yazar oranıerkekler: %82, kadınlar: %71,4 (2015 verileri)

Ülke Tarihi 

Ülke sınırları içerisinde yer alan zengin maden yataklarının en önemli parçasını oluşturan  altın madeni nedeniyle, sömürge döneminde Altın Sahili olarak isimlendirilmiştir.

19.yy'nin başında bölgede ticari faaliyetler münasebetiyle üsleri bulunan üç ülke kalmıştır. Britanyalı, Hollandalı ve Danimarkalı tüccarlar Altın Sahil’de sahip oldukları şahsi ticari kaleler ile bağlarını bu bölgeden koparmamışlardır. 1821 yılında Britanya hükümeti, önemli bir adım atarak, var olan Britanya kalelerini esnafın ve yerleşimcilerin vazgeçirme çabalarına rağmen bölgeyi Altın Sahil Kolonisi olarak Londra'da bulunan Koloni Bakanlığı’na bağlamıştır.

2.DünyaSavaşı esnasında birçoğu Güneydoğu Asya'da konuşlandırılmak üzere bu bölgeden 40.000 asker Birleşik Krallık adına savaşa katılmıştır.

6 Mart 1957 tarihinde Britanya Kraliyet kolonisi  ve BritanyaTogoland, Gana ismi ile bağımsızlıklarını kazanmışlardır. Bağımsızlık bildirisinden bir yıl önce 1956 yılında 2.Dünya Savaşı neticesinde Birleşik Krallık'ın Almanya'dan aldığı Togoland'ın batı kesiminde gerçekleştirilen referandumda, halkın büyük bir kısmı yeni oluşturulacak bu ülke ile birleşmeyi kabul etmiştir.

Bağımsızlığın 6 Mart olarak belirlenmesi bilinçli olarak gerçekleştirilmiştir. Söz konusu tarihte Fanti Federasyonu Britanya Krallığı ile anlaşma yaparak Britanya hâkimiyeti altına girmiş, bu hâkimiyet kuzey bölgelerinin ilhakı ile tamamen kolonileşme ile son bulmuştur.

Afrika kıtasının batı bölgelerinde yer alan ülkeler içerisinde siyahîlerin bağımsızlıklarını ilan ettiği ilk ülke olan Gana, bağımsızlık sonrası dönemlerde de Britanya ile bağlarını tamamen koparmamıştır. Aynı şekilde siyahî Afrika'nın İngilizMilletlerTopluluğu'ndaki ilk ülkesidir ve ortak üye olarak ikili ilişkileri korumuştur.

Siyasi Durum

Gana, Başkanlık tipi Cumhuriyet ile yönetilmektedir. 1992’de kabul edilen yeni anayasa ile Gana Cumhuriyeti, çok partili demokrasiye geçmiştir. Hükümete başkanlık eden Devlet Başkanı, en fazla iki dönem yani sekiz yıl görev yapabilmektedir. Yasama organı olan Parlamento seçimi de dört yılda bir yapılır.

Gana’da çeşitli darbe ve darbe girişimleri olmuştur. Ancak son 17 yılda istikrar tesis edilmiştir. Afrika Kıtası’nda demokrasi ve hak ve özgürlükler açısından örnek bir ülkedir.

Gana Cumhuriyeti, Afrika Birliği ve Birleşmiş Milletler’e üyedir.

İktisadi Durum

Gana Cumhuriyeti, Güney Afrika Cumhuriyeti’nden sonra, Afrika’nın ikinci büyük altın üreticisidir. Aynı zamanda dünyanın ikinci en büyük kakao üreticileri arasındadır. Gana'da 2016 verilerine göre GSMHhâsıla verileri 120,9 milyar dolar düzeyinde olup, Dünya Bankası sıralamasında 82. sırada yer almaktadır.

Gana'da atılan sanayi adımlarına rağmen hala büyük oranda tarımsal faaliyetlerin ön planda olduğu bir ülke konumundadır. Ekonomisinin %34’ünü tarım, %24’ünü sanayi, %42’sini hizmet sektörü oluşturmaktadır. Ülke nüfusunun %56'lık bir kısmı ile yarıdan fazlası tarım ve balıkçılık ile uğraşmakta, yapılan birçok tarım faaliyetleri de şahsi tüketim için gerçekleştirilmektedir.

Ülkenin bağımsızlığını elde etmesinden kısa süre sonra başlayan ve 20.yy'nin son dönemlerini kapsayan siyasi istikrarsızlık ve askeri darbeler ülke ekonomisinin gelişmesine engel teşkil etmiş, demokratikleşme adımlarının atılması ile 2001 yılından sonra istikrarlı bir konuma gelmiştir. 2010’un sonundan itibaren offshore petrol üretmeye başlamıştır.

Türkiye-Gana İlişkileri

1957 yılında Gana Cumhuriyeti’nin bağımsızlığının ardından Türkiye’yle karşılıklı ilişkiler geliştirilmeye başlanmış, Türkiye’nin Akra Büyükelçiliği 1964 yılında açılmıştır. Ancak tasarruf tedbirleri nedeniyle 1981 yılında faaliyetlerine son verilmiştir. 2010 yılında ise Türk Büyükelçiliği tekrardan açılmıştır. Gana Cumhuriyeti’yse 2012 senesinde Türkiye’de elçilik açmıştır. İki ülke liderlerinin karşılıklı olarak ziyaretler gerçekleştirmesi ilişkilerin alt yapısını oluşturan Teknik, Ticari ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması ile  Güvenlik İşbirliği Anlaşmalarının imzalanmasını sağlamıştır.

Gana’da 44 adet Türk şirketi çeşitli yatırımlar yapmıştır. Türk Hava Yolları, haftanın yedi günü İstanbul-Akra arasında doğrudan uçuşlar yapmaktadır.

Dini Durum

Ülke genelinde hâkim olan din Hristiyanlık olup, nüfusun yaklaşık %70’i Hristiyan inancına sahiptir. Ülkede İslamiyet’i  benimseyen ve bu doğrultuda inançlarını uygulayan nüfusun oranı yaklaşık %20 düzeyindedir.

Eğitim 

Ülkenin bağımsızlığını kazandığı 1957 yılından bu yana Gana'da altı yaşından itibaren çocukların dokuz yıl okula gitme zorunluluğu bulunmaktadır. İlk dönemlerde koloni sahibi Birleşik Krallık'ın eğitim sisteminin uygulanmaya çalışıldığı ülkede, sistem değişikliği ilk olarak 1986 yılında JerryRawlings iktidarında gerçekleştirilmiştir. Bağımsızlığın ilk yıllarında yaklaşık olarak sadece 450.000 çocuğa ilkokula gitme imkânı sağlanırken, bu oran günümüzde hemen hemen her köyün de sisteme dâhil edilmesi ile ciddi oranda artış göstermiştir. Ülke genelinde 15 yaşın üzerinde okuma yazma bilenlerin oranı 2015 tahmini verilerine göre %76,6 düzeyindedir. Bu oran sadece erkeklerde %82 seviyesinde bulunurken kadınlarda %71,4 ile daha düşük bir orandadır.